halkHukuk: herkes için hak,
herkes için hukuk, her zaman adalet

S
Sen
Sevgili ağabeylerim ve kardeşlerim öncelikle yazım biraz uzun olabilir. Onun için sabrınız için teşekkür ederim. 2022 yılının eylül aylarında connected2.me adlı platformda biriyle (kız tanıştım. Bu şahısla zamanla arkadaş olduk. Tanıştığım şahıs Ayşeydi. Ayşe görüntülü show yaparak para kazanan biriydi. Yani çıplak görüntülü görüşme yaparak karşı taraftan para alıp bunu yapıyordu. Ayşe ödemeleri papara hesabına alıyordu ve bir gün yine show yapacağı kişinin paparası olmadığı için ibana ihtiyacı olduğunu söyledi ve sen verir misin diye istedi. Ben de tabii kabul ettim. Çünkü kimseden para alıp engellemiyordu, gerçekten showu yapıyordu. Sonrasından 80 tl hesabıma para geldi. Ayşe karşı şahısla facebook üzerinden show yaptı. Daha sonrasında ben bu parayı ayşeye payfix üzerinden gönderdim çünkü benim de paparam yoktu. Ve gönderdiğim kişi de başka şahıslardı. Payfix üzerinden gönderdiğim şahıslar da razer gold denilen bir kod satıyorlardı o kod ile de bozdurup kendi papara hesabına ancak öyle alabiliyordu. Her neyse sonra bu şahıs ayşeyle sürekli sanal show yapıyor ve parasını benim ibanıma atıyordu. Ayşe bu şahsın sürekli para göndermek istediğini yani yardımcı olmak amacıyla kendi isteğiyle bir ihtiyacın var mı vs diyerek para göndermek istediğini iletiyordu çünkü hesabıma her gün neredeyse para girişi oluyordu bu şahıstan. Ayşe de artık bundan sıkıldığını tek başına bir şeyler başarmak istediğini söylüyordu. Bunların yazışmaların ekran görüntüleri bende mevcut. Karşı şahsın da facebook üzerinden ayşeye yazdığı mesajlar mevcut. Ayşe bana gönderdi tüm bu ekran görüntülerini 2022 yılında konuşurken. Ne yapmalıyım diye soruyordu çünkü. Ben de bu kadar üstelemesinin arkasında kesin bir şeyler olabilir bu şahısın niyeti farklı dikkat et diyerek uyardım ve bu şahısla iletişimini kesmesini söyledim. Ayşe de bunu karşı şahısa söyleyince karşı şahıs çılgına dönmüş ve eğer konuşmayı kesersek evine kadar gelirim seni darp ederim, çıplak fotoğraflarını yayarım diyerek tehditte bulunmuş ve bütün bunların da ekran görüntüleri mevcut. Ki bu tehdit olayından önce de Ayşe bana şahsın şu aralar para durumu kötü ona borç verebilir misin diye benden rica etmişti ve ben de bu isteği kırmayarak o şahısa 5 kez olmak üzere banka üzerinden şahsın ibanına para göndermiştim. Tehdit olayından sonra da olaylar alevlendi tabii ve Ayşe de korktuğunu belirterek tamamen ayrılmayı söyledi. Şahıs bunun üzerine çılgına dönmüş vaziyette mesajlar atıp bekle kabusun olacağım diye mesajlar göndermiş. Bunlar da ekran görüntüsü olarak var. Daha sonrasında da şahıs ayşeyi engellemiş. Ve o aralar da ayşenin hastalığı vardı olaydan birkaç ay sonra da ben de uygulamayı sildiğim için aramızda bir muhabbet geçmedi. Zaten ayşenin numarası vs de yoktu. Sadece c2 üzerinden konuşuyorduk. 2 Hafta önce de bu konuyla ilgili karakoldan arandım ve tüm paralar benim hesabıma geldiği için ayşenin de bir iletişim numarası vs olmadığı için şüpheli olarak ifadem alındı. İfamde de gelen paraların sanal show yapılarak alındığını bir kısmının da karşı şahsın kendi isteği üzerine yardım amaçlı gönderdiğini, olayın dolandırıcılıkla ilgisi olmadığı ifade ettim. Şimdi sorularım şunlar 1-Gönderilen miktar 100 bin TL civarında. Ve tüm havaleler boş açıklamayla gönderildi. Yani açıklamada hiçbir şey yazılmıyor. Ve bu 8 ay boyunca neredeyse her gün parça parça sanal show+yardım amaçlı gönderildi. Buradan da bir zorlama olmadığını anlayabilirsiniz. Bu şahıs Gönderdiği paralar hakkında benden bir hak iddia edebilir mi? 2-Ayşe'nin hiçbir iletişim vs numarası olmadığı için ona ulaşılamazsa olay benim üstüme kalır mı? Benim bu olayda bir suçum olur mu? 3-Ve ifade verirken şüpheli ifade tutanağında ''OLAY ADI'' kısmı boş bırakılmıştı. Çok şaşırmıştım. Çünkü tüm şüpheli ifade tutanaklarında olay adı kısmıher zaman dolu oluyor. 1 sene önce bir aramayla ilgili ifadem alındığında da orada ''OLAY ADI'' kısmı doluydu. İnternetten baktığım tüm tutanaklarda da vardı bu kısım. Buradan savcının olayın dolandırıcılık olup olmadığına kanaat getiremediği için boş bırakıldığını söylemek doğru mu olur? 4-Ve ifade verirken de ben de eğer aksi bir talep var ise olayda yani şahıs dolandırıldığına dair bir mesaj atıldıysa ona zorla gönderildiyse ekran görüntülerini sunabilir yazdım. Tüm elimdeki ekran görüntülerini de dosyaya ekledim. Şahsa gönderdiğim paraların dekontlarını da ekledim. Şahsın elinde dolandırıldığına dair hiçbir mesajın olmadığını da biliyorum. Hepsinin kendi isteğiyle yaptığını da biliyorum. Yine de bir hak iddia edebilir mi? 5-Bu olay hukuki ihtilaf mıdır, dolandırıcılık mıdır? Olayın akıbetiyle ilgili ne gibi şeyler olabilir ne karar verilebilir. Saygıdeğer üstadlar ve bilgili ağabeylerim kardeşlerim konu hakkında bilgi yazarsa çok mutlu olurum.
H
Hukuk Asistanı

Öncelikle, yaşadığınız durumla ilgili Türk Ceza Kanunu'nun dolandırıcılık ve suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama ile ilgili maddeleri önem taşımaktadır.

Türk Ceza Kanunu'nun 158. maddesi "nitelikli dolandırıcılık" suçunu düzenlemektedir. Bu maddeye göre, dolandırıcılık suçunun çeşitli şekillerde işlenmesi durumunda üç yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası öngörülmektedir. Ancak, suçun işlenme şekline göre hapis cezasının alt sınırı ve adlî para cezasının miktarı değişebilmektedir.

Ayrıca, Türk Ceza Kanunu'nun 157. maddesi "dolandırıcılık" suçunu düzenlemektedir. Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası verilmektedir.

Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçu ise Türk Ceza Kanunu'nun 282. maddesinde düzenlenmektedir. Bu maddeye göre, alt sınırı altı ay veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklamak suretiyle üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılmaktadır.

Yaşadığınız durumda, gönderilen miktarın ve alınan paraların sanal show ve yardım amaçlı olduğu, karşı tarafın kendi isteğiyle para gönderdiği ve dolandırıcılık unsuru bulunmadığı belirtilmektedir. Ancak, olayın detayları ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda mahkeme tarafından karar verilecektir.

Sonuç olarak, yaşadığınız durumun hukuki niteliği dolandırıcılık suçu kapsamında değil, ancak suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçu açısından incelenebilir. Delillerin ve ifadelerin mahkeme tarafından değerlendirilmesi sonucunda olayın akıbeti belirlenecektir.

Net Cevaplar:

1- Gönderilen miktarın ve alınan paraların sanal show ve yardım amaçlı olduğu belirtilmiş, dolayısıyla şahıs hak iddia edemez.

2- Ayşe'nin iletişim bilgileri olmadığı durumda olayın size kalması veya suçlu kabul edilmeniz için yeterli değildir.

3- Savcının olayın dolandırıcılık olup olmadığına kanaat getirememesi durumunda olayın incelenmesi devam edecektir.

4- Şahsın dolandırıldığına dair mesaj olmaması ve işlemlerin kendi isteğiyle yapılması durumunda hak iddia etmesi zor olacaktır.

5- Olayın hukuki ihtilaf olarak değerlendirilmesi daha uygun görünmektedir, dolandırıcılık suçu unsurlarını taşımamaktadır.

Net Cevap: Yaşadığınız durumun hukuki niteliği dolandırıcılık suçu kapsamında değil, ancak suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçu açısından incelenebilir.

İlgili kanun maddeleri: TCK 158. - TCK 157. - TCK 282.

İlgili Kanun Maddeleri:

kanun türü: türk ceza kanunu

kanun maddesi: madde 158 - nitelikli dolandırıcılık

kanun: (1) dolandırıcılık suçunun; a) dinî inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle, b) kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle, c) kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle, d) kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle, e) kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak, f) bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle, g) basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle, h) tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında, i) serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle, j) banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla, k) sigorta bedelini almak maksadıyla, l) kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle, işlenmesi halinde, üç yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. ancak, (e), (f), (j), (k) ve (l) bentlerinde sayılan hâllerde hapis cezasının alt sınırı dört yıldan, adli para cezasının miktarı suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamaz. (2) kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle aldatarak, başkasından menfaat temin eden kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır. (3) bu madde ile 157 nci maddede yer alan suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında; suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde verilecek ceza bir kat artırılır.

kanun türü: türk ceza kanunu

kanun maddesi: madde 157 - dolandırıcılık

kanun: (1) hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası verilir.

kanun türü: türk ceza kanunu

kanun maddesi: madde 282 - suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama

kanun: (1) alt sınırı altı ay veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini, yurt dışına çıkaran veya bunların gayrimeşru kaynağını gizlemek veya meşru bir yolla elde edildiği konusunda kanaat uyandırmak maksadıyla, çeşitli işlemlere tâbi tutan kişi, üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. (2) birinci fıkradaki suçun işlenmesine iştirak etmeksizin, bu suçun konusunu oluşturan malvarlığı değerini, bu özelliğini bilerek satın alan, kabul eden, bulunduran veya kullanan kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (3) bu suçun, kamu görevlisi tarafından veya belli bir meslek sahibi kişi tarafından bu mesleğin icrası sırasında işlenmesi halinde, verilecek hapis cezası yarı oranında artırılır. (4) bu suçun, suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, verilecek ceza bir kat artırılır. (5) bu suçun işlenmesi dolayısıyla tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur. (6) bu suç nedeniyle kovuşturma başlamadan önce suç konusu malvarlığı değerlerinin ele geçirilmesini sağlayan veya bulunduğu yeri yetkili makamlara haber vererek ele geçirilmesini kolaylaştıran kişi hakkında bu maddede tanımlanan suç nedeniyle cezaya hükmolunmaz.

kanun türü: icra ve iflas kanunu

kanun maddesi: madde 332 - aczine kendi fiiliyle sebebiyet veren veya vaziyetinin fenalığını bilerek ağırlaştıran borçlunun cezası

kanun: haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu, adet üzere tecviz edilemeyecek bir hiffetle hareket ederek veya haddinden ziyade masraflar yaparak yahut cüretli talih oyunlarına veya basiretsizce spekülasyonlara girişerek yahut işlerinde ağır ihmallerde bulunarak aczine kendi fiili ile sebebiyet verir yahut vaziyetinin fenalığını bildiği halde o gibi hareketlerle bu fenalığı ağırlaştırırsa, aleyhine aciz belgesi istihsal edildiği veya alacaklı alacağını istifa edemediğini ispat ettiği takdirde, onbeş günden altı aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. konkordato mühleti talebinden önceki iki yıl içinde birinci fıkradaki fiilleri işleyen borçlu hakkında da bu hükümler uygulanır. bu suç alacaklının şikayeti üzerine takip olunur. borçluyu fazla borç altına girmeye veya talih oyunu ile spekülasyonlarda bulunmaya sevk etmiş yahut ağır faiz almak suretiyle zaafından istifade etmiş olan alacaklıların şikayet hakkı yoktur.