halkHukuk: herkes için hak,
herkes için hukuk, her zaman adalet

S
Sen
iyi gunler..benim esimin ailesi bana esya alinirken babami da kefil yapmislar ve simdi eve icra kagidi geldi.ve annemin biseyden haberi yok kefilde degil ama 3.sahis diye adi geciyor.babamla annem ayri yasiyor.ama nikahlari var.ve babamin ikameti baska yerde.annem avukatla gorusup itiraz dilekcesi verdi.annemin evine bu durumda icra gelirmi
H
Hukuk Asistanı

Eşinizin ailesi tarafından size yapılan eşya alımı sırasında babanızın kefil olduğu ve şimdi eve icra kağıdı geldiği durumda, annenizin durumu ve evine icra gelme ihtimali hakkında ilgili kanun maddeleri şunlardır:

Türk Medeni Kanunu'nun 2. hacizde (Madde 210) maddesi gereğince, mal ortaklığını kabul etmiş eşlerden birine karşı icra takibinde bulunan alacaklı, haczin uygulanmasında zarara uğrarsa, hâkimden mal ayrılığına karar verilmesini isteyebilir. Bu durumda, alacaklının istemi her iki eşe yöneltilir ve yetkili mahkeme, borçlunun yerleşim yeri mahkemesidir. Dolayısıyla, eşinizin ailesi tarafından yapılan alışverişte babanızın kefil olması durumunda, icra takibinde annenizin mal varlığı da dikkate alınabilir.

İcra ve İflas Kanunu'nun 99. maddesi gereğince, haczedilen şey borçlunun elinde olmayıp da üzerinde mülkiyet veya diğer bir ayni hak iddia eden üçüncü kişi nezdinde bulunursa, bu kişi yedieminliği kabul ettiği takdirde bu mal muhafaza altına alınmaz. İcra müdürü, üçüncü kişi aleyhine icra mahkemesinde istihkak davası açması için alacaklıya yedi gün süre verir. Bu durumda, annenizin mal varlığının korunması ve icra takibine karşı çıkılması için istihkak davası açılabilir.

Sonuç olarak, annenizin evine icra gelip gelmeyeceği durumu, eşinizin ailesi tarafından yapılan alışverişte babanızın kefil olması ve icra takibinin nasıl sonuçlanacağına bağlıdır. Annenizin avukatla görüşüp itiraz dilekçesi vermesi ve gerekli hukuki süreçleri başlatması önemlidir. Ancak, icra takibinde annenizin mal varlığının da dikkate alınması ve gerekli koruma tedbirlerinin alınması gerekebilir.

İlgili kanun maddeleri: TMK Madde 210, İİK Madde 99

İlgili Kanun Maddeleri:

kanun türü: icra ve iflas kanunu

kanun maddesi: madde 101 - önce icrası lazım gelen merasime lüzum olmaksızın iştirak

kanun: borçlunun eşi ve çocukları ve vasi veya kayyımı olduğu şahıslar evlenme, velayet veya vesayetten mütevellid alacaklar için önce icrası lazım gelen takip merasimine lüzum olmaksızın ilk haciz üzerine satılan malın tutarı vezneye girinceye kadar aynı derecede hacze iştirak edebilirler. şu kadar ki bu hak ancak haciz, vesayetin veya velayetin veya evliliğin devamı esnasında veya zevalini takip eden sene içinde yapıldığı takdirde istimal olunabilir. bir dava veya takibin devam ettiği müddet hesaba katılmaz. borçlunun reşid çocukları kanunu medeninin 370 inci maddesine müstenid alacaklarından dolayı önce icrası lazım gelen takip merasimine hacet kalmaksızın her zaman aynı derecede hacze iştirak edebilirler. sulh mahkemesi dahi küçükler, vesayet altında bulunanlar veya kendilerine kayyım tayin edilmiş olanlar namına aynı suretle hacze iştirak edebilirler. icra dairesi iştirak taleplerini borçlu ve alacaklılara bildirir. onlara, itiraz etmeleri için yedi günlük bir mühlet verir. itiraz halinde iştirak talebinde bulunan kimsenin hacze iştiraki muvakkaten kabul olunur ve yedi gün içinde dava açması lüzumu bildirilir. bu süre içinde dava açmazsa iştirak hakkı düşer. açılacak davaya basit yargılama usulüne göre bakılır. nafaka ilamına istinat eden alacaklı önce takip merasiminin icrasına lüzum olmaksızın her zaman aynı derecede hacze iştirak edebilir. suiniyet hali müstesnadır.

kanun türü: icra ve iflas kanunu

kanun maddesi: madde 32 - icra emri ve muhtevası

kanun: para borcuna veya teminat verilmesine dair olan ilâm icra dairesine verilince icra müdürü borçluya bir icra emri tebliğ eder. bu emirde 24 üncü maddede yazılanlardan başka hükmolunan şeyin cinsi ve miktarı gösterilir ve nihayet yedi gün içinde ödenmesi ve bu müddet içinde borç ödenmez veya hükmolunan teminat verilmezse icra mahkemesinden veya istinaf veya temyiz yahut iadei muhakeme yolu ile ait olduğu mahkemeden icranın geri bırakılmasına dair bir karar getirilmedikçe cebri icra yapılacağı ve bu müddet içinde 74 üncü madde mucibince mal beyanında bulunması ve bulunmazsa hapis ile tazyik olunacağı, malbeyanında bulunmaz veya hakikata muhalif beyanda bulunursa hapis ile cezalandırılacağı ihtar edilir. yabancı devlet aleyhine başlatılan ilamlı icra takiplerine ilişkin icra emrinde uluslararası andlaşmalar saklı kalmak kaydıyla, borçlu devlete ait olan mallar hakkında cebri icra yapılabileceği hususu ayrıca ihtar edilir. ____________________________________________________ not: bölge adliye (istinaf) mahkemelerinin kurulup çalışmaya başlamasıyla, maddenin birinci fıkrasının ikinci cümlesi yukarıdaki şekilde yürürlüğe girmiştir. maddenin önceki şekli ise şu şekildeydi: bu emirde 24 üncü maddede yazılanlardan başka hükmolunan şeyin cinsi ve miktarı gösterilir ve nihayet 7 gün içinde ödenmesi ve bu müddet içinde borç ödenmez veya hükmolunan teminat verilmezse tetkik merciinden veya temyiz yahut iadeyi muhakeme yolu ile ait olduğu mahkemeden icranın geri bırakılmasına dair bir karar getirilmedikçe cebri icra yapılacağı ve bu müddet içinde 74 üncü madde mucibince mal beyanında bulunması ve bulunmazsa hapis ile tazyik olunacağı ve hakikate muhalif beyanda bulunursa hapis ile cezalandırılacağı ihtar edilir.

kanun türü: türk medeni kanunu

kanun maddesi: madde 210 - 2. hacizde

kanun: mal ortaklığını kabul etmiş eşlerden birine karşı icra takibinde bulunan alacaklı, haczin uygulanmasında zarara uğrarsa, hâkimden mal ayrılığına karar verilmesini isteyebilir. alacaklının istemi her iki eşe yöneltilir. yetkili mahkeme, borçlunun yerleşim yeri mahkemesidir.

kanun türü: icra ve iflas kanunu

kanun maddesi: madde 99 - b- üçüncü şahsın zilyedliği

kanun: haczedilen şey, borçlunun elinde olmayıp da üzerinde mülkiyet veya diğer bir ayni hak iddia eden üçüncü kişi nezdinde bulunursa, bu kişi yedieminliği kabul ettiği takdirde bu mal muhafaza altına alınmaz. icra müdürü, üçüncü kişi aleyhine icra mahkemesinde istihkak davası açması için alacaklıya yedi gün süre verir. bu süre içinde icra mahkemesine istihkak davası açılmaz ise üçüncü kişinin iddiası kabul edilmiş sayılır. alacaklı tarafından süresinde açılan dava sonuçlanıncaya kadar, haczedilen malın satışı yapılamaz. haczin, üçüncü kişinin yokluğunda yapılması ve üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunulması halinde de bu fıkra hükmü uygulanır.